دار بيبليون
Hastalıkların önlenmesi ve tedavisi için kendi kendine masaj/ 4 Aralık 2024 Çarşamba günü Zoom’da düzenlenen Lwiis Saliba konferansından notlar
Masajın önleyici ve tedavi edici faydaları yadsınamaz. Zaten dünyanın en eski kitabı olan Rig Veda’da şu ayeti okuyoruz:
“Elim kutsanmıştır, hatta kutsanmıştan da öte
Çünkü şifanın tüm niteliklerine sahiptir.
Dokunduğu anda tüm hastalıkları iyileştirir”.
Bugünkü konuşmamız, nadiren bahsedilen belirli bir masaj türü, kendi kendine masaj ve çoğu uygulayıcının programlarından çıkarmasına ve ihmal etmesine rağmen yogada buna verilen önem hakkındadır. El herkese şifa getirebiliyorsa, ona sahip olan kişiye ne kadar daha fazla şifa getirebilir? Hatha yoga öğretmenimin bana öğrettiği ilk şeyin kendi kendine masaj, özellikle de baş ve yüz masajı olduğunu ve her hatha yoga seansına ve hatta her meditasyona bu kendi kendine masajla başlamamı tavsiye ettiğini hatırlıyorum. Yogadan ve hatta meditasyondan önce kendi kendine masaj yapmanın bedenin duyumlarını gözlemleme ve dolayısıyla farkındalık geliştirme yeteneğimizi geliştirdiğini bana defalarca söyledi. Bu önemli tavsiyeyi uzun süre ihmal ettiğimi itiraf etmeliyim, ancak şimdi ona geri dönüyorum.
Ayurveda’da Marmas’tan, vücuttaki 108 enerji noktasından ve bunların kendi kendine masaj ve genel olarak masaj yoluyla nasıl aktive edilmesi gerektiğinden bahsederiz. Bu konuşmada genel olarak bu konuya bakacağız ve özellikle Avrupa Osteopati Okulu’ndan bir osteopat olan Pierre Pallardy’nin konuyla ilgili ünlü bir Fransız kitabı olan “Et si ça venait du ventre” adlı kitabından ilham alacağız.
Baş masajı kaygıyı hafifletir
Pallardy kendi kendine baş masajı yapılmasını önererek şöyle diyor (s130): “İki beyin birbirine bağlı olduğu için başa masaj yapmak karnı rahatlatır. Baş masajı kaygı, stres, sinirlilik ve yorgunlukla mücadele etmek için günün herhangi bir saatinde uygulanabilir. Ayrıca kraniyal sinirleri ve vagus sinirini uyararak uykuyu kolaylaştırır”.
Yoga öğretmenim bana baş masajını, sağ elin bilekten dört parmak ilerisindeki kendi kendini programlayan marma noktasının aktivasyonu ile birleştirmeyi öğretti. Yogacı, günü programlamak için kullanabileceği, kendi seçtiği kısa bir niyeti tekrarlarken bu noktaya bastırır. Daha sonra burnun hemen altında ve burun deliklerinin birleştiği noktada bulunan ve enerjiyi harekete geçiren marma noktasına basar. Uygulayıcı daha sonra iki ardışık döngü boyunca göz çevresindeki beş marma noktasına basar. Bunu baş ve yüz masajı takip eder. Bu masajda genellikle yağ kullanılmaz, ancak uygulayıcının yeterli zamanı varsa kullanılmasını engelleyecek hiçbir şey yoktur.
Yağsız bir baş masajı genellikle iki dakikadan fazla sürmez ve günde bir veya birkaç kez, gün içinde kendinizi yorgun hissettiğinizde veya meditasyondan hemen önce ve derin, onarıcı bir uykuya zemin hazırlamak için yatmadan önce yapılabilir.
Kendi kendine masaj ve elin iyileştirici gücü
Palardy şöyle tanımlar (s. 152): “Kendi kendine masaj, tüm karın pleksusuna uygulanan derin yoğurma ve ovmadır. Karnın kendi kendine masajı, başın kendi kendine masajı ile birleştirilebilir. Bu işlemler destekli karın solunumu ile senkronize edilmelidir”.
Kendi kendine masajın hem psikolojik hem de sağlık düzeyleri üzerinde önemli terapötik etkileri vardır. İlk yönüyle ilgili olarak (s. 152): “Karnınızı kendi kendinize masaj yaparak tedavi ettiğinizde, her iki beyni de (baş ve karın) derhal sakinleştirecek ve kaygı veya paniği hafifleteceksiniz. Elin gücü, sakinliği ve huzuru yeniden kazanmak için en iyi doğal çarelerden biridir.”
Sağlık açısından bakıldığında (s121): “Karın masajı sinir sistemi sorunları, gastrit ağrısı, kolit, şişkinlik, ağrılı dönemler, gaz ve kabızlık tedavisinde önemli bir rol oynar. Kendi kendine masaj, diğer ağrı kesici ilaçlardan daha etkili olan fiziksel ve psikolojik rahatlık hormonu endorfin sayesinde daha yüksek beyin seviyesinde anında rahatlama sağlama yeteneğine sahiptir.”
Yazar ekliyor: “Kendi kendine karın masajı aynı zamanda fonksiyonel bozuklukları da hafifletebilir, hatta iyileştirebilir: Diyabet 2, aşırı kilo, kardiyovasküler sorunlar, uykusuzluk, yorgunluk, cilt sorunları, cinsel sorunlar, romatizma ve sırt ağrısı”.
Karın masajının önemi ve meditasyonla ilişkisi üzerine yazar şunları söylüyor (s.133): “Yogiler iki beyin arasındaki yakın ilişkiyi ve nörotransmitterlerin rolünü uzun zamandır sezgisel olarak biliyorlar. Karın onlar ve birçok Doğulu için yaşamın merkezidir ve ben de bu sezgiyi paylaşıyorum: Mutlu ya da mutsuz çocukluk anılarının, duyguların, mutlu sürprizlerin yanı sıra ilk yılların genellikle güçlü hayal kırıklıkları ve travmalarının da ilk beynimizin bilinçaltında olduğu kadar karnın bilinçaltında da depolandığını biliyoruz. Kanada’da yapılan son çalışmalar bu kavramın altını çiziyor: Karın bölgesinin de tıpkı kafa gibi duygusal geçmişimizi belgelediği ve kaydettiği ortaya çıktı. Bu, henüz keşfetmediğimiz, ancak psikolojik sorunları iyileştirme olasılığı da dahil olmak üzere olasılıklarla dolu bir araştırma alanıdır.”
Hara ve çocukluk travmalarının silinmesi
Modern tıbbın, göbeğin dört parmak altında bulunan Hara merkezini meditasyon için ve yogiyi sinir sisteminde uykuda yatan duygu ve izlenimlerden kurtarmak için kilit bir merkez olarak ifade eden Zen meditasyon geleneğiyle buluştuğu yer burasıdır. Doğu ve Arap geleneğinde göbek (batın) = gizli olan anlamına gelir. Duygu ve düşüncelerini göstermeyen ve onları karnında saklayan kişiye “batini” denir.
Bu, kendi kendine masajın çözebileceği psikolojik sorunlardan biridir (s149): “Herhangi bir endişe, panik veya duygusal bozukluk karından geçer. İlk beyin tarafından kaydedilen herhangi bir duygusal travma karına yansır ve tersine, herhangi bir abdominal işlev bozukluğu veya hastalık üst beyin tarafından duyguya dönüştürülür. (…) Sizi temin ederim ki karın bölgesinin tedavisi eski utangaçlıkların, kronik korkuların ve çocukluktan kalma aşağılık komplekslerinin üstesinden gelebilir. Çocukluk travması karın bölgesine derinlemesine kazınmıştır. Şahsen, ancak karnımla ilgilendiğimde çocukluğumdan kalma utanç ve yorgunluk sorunlarını tam olarak çözebildim”.
Bağırsaklara kendi kendine masaj yapmanın önemi konusunda Palardy şöyle demektedir (s.121): “Parmaklarınızın altında hissettiğiniz ince bağırsakta yaklaşık 800 ya da 900 zikzak ve 10 milyon küçük villus vardır ki bunlar yan yana konulsa bir raketbol sahasının yüzeyini kaplar. İnce bağırsağın rolü çok önemlidir, çünkü vagus siniri ile birinci beyne bağlıdır ve iki beynin senkronize edilmesinde kilit rol oynar. Bu bölgeye masaj yaparak duygulara karşı direncinizi artırır, yorgunluk ve ağır depresyonla mücadele edersiniz”.
Kendi kendine sırt masajı
Bu benim kendi deneyimlerime dayanıyor, çünkü kitap dünyasında ve kitapçılarda sürekli çalışmam bana uzun süre mücadele ettiğim sırt sorunları yaşattı. Şimdi, uzun deneyimlerden sonra, sırt problemleri için en iyi tedavinin kendi kendine masaj ve birkaç yoga duruşu ve egzersizinin bir kombinasyonu olduğunu söyleyebilirim.
Kendi kendine sırt masajı en iyi ılık yağ ile yapılır; zeytinyağı veya susam yağı idealdir. Sırt masajı size vücudunuzun neresinin, özellikle de sırtınızın ağrıdığını hissetmeyi ve uygun olduğunu düşündüğünüz şekilde yoğunluk ve yumuşaklığın bir kombinasyonuyla tedavi etmeyi öğretir.
Kendi kendine boyun masajı
Son olarak, boyun masajı basittir, eller enseyi rahatlatmak ve korumak için sabitlerken, her iki elin parmaklarını yatay ve dairesel bir hareketle kullanır. Kendi kendine boyun masajı sırasında, uygulayıcı tavana bakmalı, boynu hafifçe geriye doğru eğmeli ve herhangi bir hoş olmayan veya zararlı hareketten kaçınmak için iki eliyle tutmalıdır. Bu masaj boyundaki spazmların çoğunu serbest bırakacak ve esnekliğini ve esnekliğini geri kazandıracaktır. Yogilere, boyun masajını stabilize etmek ve faydalarını en üst düzeye çıkarmak için birkaç boyun egzersizi ile takip etmeleri tavsiye edilir.
Rahatlama, kendi kendine veya başkaları tarafından yapılan masaj seanslarında en önemli tavsiye olmaya devam etmektedir, çünkü masaja her zaman rahatlama eşlik etmelidir: masaj yapılan vücudun her bir bölgesinin yanı sıra vücudun diğer bölgelerini ve organlarını da zihinsel olarak rahatlatmak. Masaj her şeyden önce bir gevşeme ve parasempatik sistemin aktivasyonudur, bu olmadan hiçbir anlamı yoktur ve hiçbir amaca hizmet etmez.